Pages

31 Temmuz 2014 Perşembe

FINDIK SEZONU

2 yorum


Masanıza çerez olarak gelen ve çikolata dan tutun da baklavasına kadar kullanılan çerez niyetine yenilen yiyecek fındığın toplanmasının ne kadar zahmetli olduğunu size anlatayım..

Karadenizin incisi diyince aklınıza neresi gelir bilmem ama ben Trabzon diyip susarım arkadaş. Doğup büyüdüğüm, yaşadığım canım memleketim. Zor işleri olup da kadınların tek başlarına üstesinden gelmek için hayatlarını riske attığı hayatı içinde barındıran memleketim de bu ağustos ayında fındık toplanmaya başlar. Hiç unutmadığım çocukluğuma dair ufak bir anı anlatıp hemen geçiyorum asıl meseleme..

Fındıklar tam olmadan yani daha yeni yeni meyvesini vermeye başladığı zaman başlardık biz fındığı yemeye.. Kızarlardı bize yemeyin fındığı diye. Bizde kuzenlerle beraber inerdik fındık bahçesi ( fındıklık ) taa dibine yerdik orada ben diyim on siz anlayın yirmi kilo fındığı :)) burada çok ciddiyim.Daha sonra yediğimiz fındık kabuklarını ormana atar ortada suç aleti bırakmazdık. :) Fındığın tazesi çok daha lezzetlidir olmuşundan.. Ama daha sonra gelsin sinekler ardından en bolundan bir kaşıntılar. Neden bu kadar zahmete girerdik fındık yemek için bilmiyorum sadece fındık yediğimizde kızarlardı :)). Fakat o zamanlar daha zevkliydi herşey .

27 Temmuz 2014 Pazar

HAYAT NE ÖĞRETTİ...

2 yorum



Küçükken her şey daha parlaktı gözümde. Daha canlıydı renkler. Herkes çok güçlüydü benim için. Savaşın hiç olmadığı bir dünyaydı küçüklüğüm. Ama hayat çok şey öğretti.

25 Temmuz 2014 Cuma

Mim♫ 4

4 yorum

BENİM ÇİFTLERİM

Yine bir mim ve bu mimin kimden olduğunu söylemesem de siz anlarsınız ama yinede Uçay'a kocaman teşşekür ediyorum.. Ona bir mim borçlu hissediyorum :DD


Aslına bakarsanız canımın sıkkın olduğu şu günlerde sırf kafamı dağıtmak için yazıyorum desem yeridir. nedeni mi şöyle söyleyim size " çok istediğim şey olmadığı gibi gidip en aksi şey oldu" işte bu yüzden.. Umarım anlatabildim.. Gelelim Uçayı bile şaşırtan bu mime ki kendisi her ikisine ( yanlışı ve doğrusu) de güzel cevaplar verdi.. ve okurken ikisimden de keyif aldım..

Bu mimin amacı kendi çiftlerimizi oluşturmakmış yani birbirine yakıştırdığımız kişileri çift yapacağız.. Ve bu mim bence azıcık zor. Çünkü böyle birşey düşünmemiştim ve şimdi düşünmeye başlıyorum.. ahh ben :)) bakalım nasıl cevaplar vereceğim size.. Bende meraklar içindeyim :DD

21 Temmuz 2014 Pazartesi

Mim-3 :Kitaplar

2 yorum
Bu mim olayını ben çok sevdim.  Komşuda pişer bize de düşer misali... Bu mim başıktan da anlaşılacağı üzere Kitaplardan bahsediyor ki bu mim için Uçay'a gerçekten teşekkür ederim. Konu kitaplar olunca benim için akan sular durur. Kendime kitap kurdu derim.. Kitap okumayı çok seviyorum ve ufak çapta - kendimce- yazdığım hikâyelerim bile var. Yazdığım hikayeleri Wattpad'e yayınlıyorum. bakmak isterseniz bi tık yapıyonuz :).
Kitap okurken girdiğim şekillerse paha biçilemez :))

Gelelim mim sorularına...

1 Ne sıklıkla kitap okursunuz?

Elimde okunacak kitap olsun asla bırakmam okumayı.. Romanlarım bitince yenilerini alana kadar kitap okumam.. Ki bazen uzun süre kitap almadığım oluyor..

2- En sevdiğiniz yazar/lar?

hmm yazarları pek tanımam. Zaten kitap alırsam da Yazar adına değil kitap konusuna bakarım ama yineden romanlarını severek okuduklarımı yazabilirim sizlere

Canan Tan ( gerçekten çok güzel kitapları var. en sevdiğim kitabı şu diye ayıramayacağım çünkü okuduklarımın hepsi çok güzeldi)
Kristin Hannah ( bu yazarın tek romanını okudum, kalemi gerçekten çok iyi)
Kathleen E. Woodiwiss 

20 Temmuz 2014 Pazar

Aynı Yıldızın Altında

2 yorum
 Bu kitabı nette görmüştüm. Fotoğrafın altındaki yorumları okuduğumda hemen almalıyım demiştim. Ama hemen almamıştım. Bir gün yolum kitapçıya düştü ve elime aldığım bir sürü kitabı ayy ne kadar güzel diyerek bağrıma bassamda hepsini alamıyordum tabiki.. Raflarda o kitap senin bu kitap benim diye dolaşırken  mavi kapağıyla gözüme çarpan, adı Aynı Yıldızın Altında olan romanı gördüm. Elime alıp hemen arka yazısını okudum. Romanın konusu ilginç gelmişti. Daha sonra  " yahu ben bu kitabı zaten almayacakmıydım" diye içimden konuştuktan sonra en nihayetinde kitabı aldım. kitapla ilgili düşüncelerime geçmeden önce size arka yazısını yazayım da sizde okuyun.. :))

  
Yıldızların hastalık ile sağlık, ölüm ile yaşam arasında çektiği çizgide gidip gelen iki gencin, sayılı günlerinde sonsuzluğu bulma hikayesi...

 On altı yaşındaki kanser hastası Hazel Grace'in birkaç yıl daha yaşamasını garanti eden tıp mucizesine rağmen hastalığı ölümcüldür ve konulan teşhisle birlikte yıldızlar, öyküsünün son bölümünü çoktan kaleme almıştır.

19 Temmuz 2014 Cumartesi

YALANCININ MUMU

0 yorum
   
      Yalanı sever mi insan? Eminim ki çoğu kişinin cevabı "hayır" olacaktır. Kimseden yalanı duymaya tahammülü yoktur kişinin. Ama geçişe ayna tuttuğunda ne kadar fazla doğruyu söylemekten kaçtığını farkedecektir.
       İnsan yalanı iki sebepten ötürü söyler. İlki korktuğu içi ( en çok rastlanan :D ) ikincisi ise sevdiği kişinin kalbini kırmamak için. Ama nedense gerçekler gün yüzüne çıkınca üzülen hep kişinin kendisi oluyor. Aslında boşuna dememiş " doğruyu söyleyeni dokuzuncu köyden kovarlar" diye. Ya da " dost acı söyler". Çünkü çoğu gerçekleri insan duymak istemez, gerçeği duyduğunda bir yandan  "yalan söylüyor" demek istiyor. Yalan olmadığını anlayınca da başlıyoruz kalp kıran depremimizin  hazırlıklarına...

14 Temmuz 2014 Pazartesi

Mim 2

0 yorum

Neden kpop dinliyoruz?

Bu soruyu açıklamak zor mu kolay mı bilmem ama şöyle diyeyim ki Kore dizisi izleyen herkes K-pop'u seviyor ve dinliyor. bende ilk zamanlar K-pop'u dinlemeye başladığım zamanlar etraftakilerin tepkisi " şunlar nedir de dinliyorsun" şeklinde ki konuşmaları kulak ardı etmiştim. Tabi zamanla alıştılar. Ya da zorunda kaldılar :D
Kpop'u dinlememiz de  oppa ve unnilerin etkisi büyük tabi..

1- En beğendiğiniz kız/ erkek K-pop grupları?

En beğendiğim erkek grup SHINee, kız grup ise Girls Generation ( SNSD).

ÇOCUK OLMAK

1 yorum

ÇOCUK OLMAK

Bana " Ne kadar büyümüşsün" demekten vazgeçin
Ben büyümek istemiyorum ki
Hep çocuk kalmak istiyorum
Hiç bir şey bilmeden, fark ettirmeden
Gülmek ve oynamak istiyorum
İnsan büyüdükçe,
İnsanların ne kadar kirli olduğunu fark ediyor
İşte bu yüzden çocuk olmak
Hiç bir şeyin farkına varmamak istiyorum
Çocukların masumluğu hep kalsın istiyorum
Yürekler tartışırken,
Çocuklara fark ettirmeden
Her şeyin güzel olduğunu sanmak istiyorum
Biliyorum insanlardan çok şey istiyorum




Can sıkıntısının bana yazdırdığı bu satırları büyük keyifle sizlerle paylaşıyorum.. Çocukluğun yaşanamadığı şu günlerde bu satırlar benim için anlamlı.. Kocaman insanların çocukluklarını özlemle andıklarını çoğu kez duymuştum. İnsanlar büyüdükçe çocuk kalmak istiyor.. 


7 Temmuz 2014 Pazartesi

ZAMAN BEDAVA

0 yorum
Ne garip şey şu dünya...Ah hayır, garip olan kendini kral sanan benlik bütününden oluşan şahsiyet. İnsan kendinde kusuru aramaz derler ya çok çok doğru demiş kim demişse. Bulut üstünde yürüyen ayaklara diken batmaz misali her şeyi kendi açısına < iyi yönde>  çeviren ahmaklarla dolu her taraf. Yapılan yanlışı görmezden gelip olayı farklı yöne çevirmek... Ya da en kötüsü birini birine şikayet etmek.. Ne küçük düşürücü davranış. Yapılan yanlışı hata yapan kişiye söylemen gerekirken aracıyla işini kısa yoldan halletmek çok acizce... Ya da korkakça mı demeliyim. Olur ya insan bu ne yöne şaşıp beşereceği bilinmez. Sözde üstün zekaya sahibiz, öyle değil mi?.

Ya sen kim olduğunu, neden var olduğunu biliyor musun ki. sana sahip çıkılan değere fütursuzca yaklaşman. Hayat, yok kendine at gözlüğüyle bakar mı insan hiç! Ufkunu geniş tutman gerekirken, ufak kutu içine hapsedecek kadar büyüleyici (!) şey ne? Sonunda alabora da çıkan hortumda kayboluyoruz. Nereye gittiğimizi bilmeden. Yok oluşumuzu izliyoruz fakat farkında dahi değiliz. Şu dünyada insanlığı gerçekten yaşayan o kadar az kişilik var ki... İnsanlığını yitirmiş şahsiyetlerle dost olduk belkide.. Dostluk değil anlatmak istediğim, anlamak isteyene bir mesaj. Bu yazımı üstün körü görüp okumayanlar olacak. Yine ne saçmalamış diyeceksiniz. Ya da kesin kafayı sıyırdı diyenler olacak. Kim kafayı sıyırmadı ki...
Sordun mu kendine sorularını, cevapladın mı onları. Yooo nelik boş işlerle uğraşasın ki. Sen kendin gibi olanlarla vakit harca nede olsa zaman bedava. Zaman bedava  gözükse de, parayla satın alınabilecek şey olsaydı eminim herkes bütün parasını zamana harcardı. Hele de zaman geri alınsaydı...


Sanırım biraz şikayetçi bir yazı olmuş hee :))) 

5 Temmuz 2014 Cumartesi

Mim

0 yorum

Mim #1 


Pencereden Baktıktan Sonra Sorguya Tutulmak


Pencereden baktıktan sonra sorguya tutulmak.... bu mim için güzel başlangıç :) da sorular için aynı şeyi söyleyemeyeceğim.. Bu mim'i bana Uçay paslamış ki bunun için kendisine teşekkür ediyorum..:)

Gelelim pencere olayına :) Pencereden bakmayı gerçekten çok seviyorum. İster yaz olsun ister kış olsun benim için hiç fark etmez. helede baktığım penceremin manzarası bu iken..   
                            
                          


Şaşırmayın.. evimin manzarası gerçekten bu ve pencereden bakıp ta bu manzarayı görmeyi  kim istemez ki... gelelim şu ahretlik sorulara.. cevaplarken baya bi ter dökeceğim cinsten sorular bunlar..

                            Mim Sorular

1-Açık ilişki hakkında ne düşünüyorsun?

Açık ilişki mi tam anlamıyla iğrenç.. Bu ne be eğer her iki tarafta istediği başka kişilerle birlikte oluyorsa buna  nasıl ilişki adını veriyorlar anlamış değilim.. Eğer birini seviyorsam ve o benimse, olay bitmiştir. Yok öyle açık ilişki filan.. Açık ilişkiyi düşünmek dahi istemiyorum... ki bu benim ilişki diye adlandırmadığım bir şey..


2-Eşcinseller arasında marka takıntısı var mı? Giyimine özen gösteren sadece eşcinseller mi? Dar pantolon giyen biri hakkında hemen eşcinsel bu diye düşünür müsün? Örneğin iç çamaşırı alırken aldıklarına dikkat eder misin yoksa don olsun derli toplu tutsun mu?


Yahu soruyu okurken bile derin bir of çektim ki şu halimi görseniz gülersiniz..Marka takıntısı herkeste olan şeyken bu soruda neden eşcinsellik ön planda tutulmuş anlamadım ki fazlada kafa yoracak değilim. ama gelin görün ki ben eşcinsellik olayının psikolojik olduğunu düşünüyorum.. 
Giyime özen herkes özen gösterir.. şık bir bayan veya erkek gördüğümüzde ona hemen bu olayı mı damgalayalım yani. Eğer öyleyse dünyada normal biri kalmadı.. Dar pantolon olayı.. Kore fanı olduktan sonra bile dar pantolonu erkeklere yakıştığını hiç düşünmedim sanırım düşünmeyeceğim de. ki soracaksınız Kore fanı ne alaka. açıklayım. Koreli idoller genelde dar pantolon giyiniyorlar.. En son soruyu es geçip 3. soruya başlıyorum.


3-Küçükken bebek oynamayı sever miydin? Evcilik oynamayı sever miydin? Daha çok kız arkadaşın  mı vardı erkek arkadaşın mı?


Her kız gibi kız bebeklerle oynamayı severdim ama bütün bebeklerim hep kiloluydu ve vitrinde duran barbie bebekler de hep aklım kalırdı :))) ahh benn bu konuda muzdaripim.. Evcilik oynamayı sevmezdim ama hep oynardım ki ben hep koca olurdum. :))) ahaha vay bee.. belkide bu yüzden sevmemişimdir bu oyunu.. okula başlayana kadar hep kuzenlerimle oynardım okuldan sonra da daha çok kız arkadaşım oldu..

4-Genelde yabancı müzik mi dinlersin? Müzik tarzın nedir? Dans etmeyi sever misin? Bacağını 180 derece açarak oturabilir misin?

şu aralar daha çok Kpop dinlediğim için yabancı diyebilirim ama Türkçe müzik dinlemeden de olmaz.. Müzik dinlemek benim ruh halime bağlı o an ne dinlemek istersem o tür şarkıyı açarım.. en çok sevdiğim müzik türleri pop ve slow fakat bu benim diğer türleri sevmeyeceğim anlamına gelmiyor.. ben 7/24 müzik dinlerim :)


5-Fantezilerin var mı?

yahu bu soru ne yaaa... ilk önce sitem edeyim sonra cevap olarak kocaman bir " HAYIR" kelimesini bağırarak söyleyeyim.

6-X'ten Next olur mu? Sevgiliyle arkadaş kalınabilir mi?


X'ten next olmaz da Next'ten X olur.. Sevgiliden arkadaş olur mu bilmem ben ama ben istemem. Sonuçta arkadaş olarak kalanlar var. Saygı duymak lazım.. yani Kalınamazzzz....   :DDDD



7-Pisuvar takıntınız var mı? Beden Eğitimi dersiyle aranız nasıl?
Pisuvar ne diyip yardımcım Google'ye sordum. sormasaydım da olurmuş.. Ama klozet takıntım var.. Beden dersini tabiki çok severdim. hoca bizi hep serbest bırakırdı. Şimdi nasıl olur da bu dersi sevmem..

8-Sizce eşcinseller narsist mi?

Şu ana kadar narsistin anlamını bilmiyordum. Ama öğrenince anlamını beğendim. Eşcinsellerle karşılaşmadım o yüzden bilmiyorum :)))

9-Bir harem kur deseler haremine alacağın tek kişi?

Benim bildiğim haremi erkekler kurar ki.. Yanılıyormuyum.. zaten neden se bu soruların bay'lara hazırlandığını düşünmeye başladım.. ne saçma bir düşünce demi... harem kursam ki kurmam yaa ben :)) hareme hem tek kişi alınırsa bu nasıl harem olur :DD


Anaa sorular bitmiş iyimi çok sevindim üzüldüğümü düşünmeyin :)) bu benim ilk mim'im di ve acayipti.. bu soruları kim hazırlamış gerçekten merak ettim.. 

bu mimi kime paslasam :) Nabrut ve Yaşam












3 Temmuz 2014 Perşembe

0 yorum
KORE MERAKIM NERDEN Mİ GELDİ?

Bir yaz günü evde durmaktan ve bir şeyler yapamamaktan sıkılmış halde fena halde sıkılmış olan ben youtube'da farklı şarkılar bulmak amacıyla gezinirken dikkatimi bir şarkı çekti.  Aslında şarkı bilindik bir şarkı olmasına rağmen o da ne klip yabancıydı. Klibi sonuna kadar izledim ama bu seferde içim içimi yemeye başladı. Klipteki dizi mi film mi bilmiyordum ama onu çok merak etmiştim. Klipte gördüklerim çekik göz yapısına sahipti. Hemen google amcaya başvurup klipteki artık herneyse dizimi filmi  onu bulacaktım. Ama bu google amca yardımcı olmadı. Bir türlü bulamadım ismini. Videonun altındaki yorumlara bakmak sonradan geldi aklıma. Bu bir diziydi ve adı Playfull kiss'ti.
Eee diziyi izlemek için yine başvurdum Google amcama. Youtube bahsettim video bu...
 

LAZ KIZI Copyright © 2011 Design by Ipietoon Blogger Template | web hosting