Küçükken her şey daha parlaktı gözümde. Daha canlıydı renkler. Herkes çok güçlüydü benim için. Savaşın hiç olmadığı bir dünyaydı küçüklüğüm. Ama hayat çok şey öğretti.
Hatırlıyorum da eskiden tartışıp kavga ettiğim arkadaşımla, küstüğüm de bile kırgınlığın altında ezilmişliğimi. Kavgalı olduğumuzda bile onun yüzüne nasıl bakarım diye düşünür çekingen davranırdım. Sonra ne olursa olsun onca arkadaşlık samimiyet yok olup bir yabancıya dönüştürüveriyordu bir kavga insanı işte. Şaşırmıştım ilk önce " yaa nasıl olur da hiçbir şey yokmuş gibi davranabilir" diye düşünüp dururdum. B
Ben içim içimi yerken o rahat davranıyordu. İşte daha küçük yaşta öğretmişti hayat bana hiçbir şey olmamış gibi davranmayı..
Büyüdükçe insanların ne kadar kayıtsız kalabildiklerini görünce şaşırmam gerekirken artık hiçbir duygu ifadesi yoktu benliğimde...
ve son sözle yazımı bitiriyorum HAYATIN BANA ÖĞRETTİKLERİ BU KADAR SINIRLI DEĞİL Dİ...
NOT : Daha önce açtığım blog da yayınladığım bu yazımı sizlerle tekrar paylaşıyorum..
2 yorum:
Şaşırmada gidiyor kelimede kalmıyor daha sonra arkasından konuştuklarıyla bir bakıyorsun yüz yüze can ciğer kuzu sarması olunmuş hayat böyle
Çok doğru. Dediğim gibi hayatın öğrettikleri öğretecekleri sınırlı değil. Hayat işte. Tepe takla edende o değilmi
Yorum Gönder